Zâriyat Sûresi: 7-60

AÇIKLAMA:

 

Zâriyat Sûresi (7-60) âyet grububir önceki En’am Sûresi’ndeki İbrahim a.s. kıssası ve örnekliği, hatta En’am’dan önceki son 15-20 sûre’de vurgulanan “şirk” (“Allah yanısıra ilâh”) tanımlamaları ile “Nefslerinizde (Benliğinizin hakikati)! Hâlâ (fark etmiyor) görmüyor musunuz?” (Zâriyat: 21) ve “Fefirrû ilAllâh= (Bedensellik dünyanızdan) Allâh’a firar edin!..Ve lâ tec’alu meAllâhi ilâhen âhar= Allâh yanı sıra tanrı oluşturmayın!” (Zâriyat: 50-51) âyetlerinin hikmetli bir bağlamı vardır!..

 

7-) Ves Semai zatil hubük;

(çeşitli düşüncelerden oluşmuş) yollarla dolu semâ (bilinç)!

8-) İnnekum lefiy kavlin muhtelif;

Muhakkak ki siz çeşitli görüşler içindesiniz!

9-) Yü’fekü anhu men üfik;

Çevrilmiş kimse Ondan döndürülür!

10-) Kutilel harrasun;

Ölsün o yalancılar!

11-) Elleziyne hüm fiy ğamretin sahun;

Onlar ki cehalet ve körlük içinde ne yaptığını bilmeyenlerdir!

12-) Yes’elune eyyane yevmud diyn;

“Din süreci ne zamandır?” diye sorarlar.

13-) Yevme hüm alen nari yüftenun;

O süreçte onlar ateşte kıvranırlar!

14-) Zûku fitnetekum* hazelleziy küntüm Bihi testa’cilun;

(Zebânîler der ki): “Azabınızı tadın! İşte o acele istediğiniz buydu!”

15-) İnnel muttekıyne fiy cennatin ve ‘uyun;

Muhakkak ki korunanlar cennetlerde ve kaynaklardadırlar.

16-) Ahıziyne ma atahüm Rabbühüm* innehüm kânu kable zâlike muhsiniyn;

Rablerinin kendilerine verdiğini alıcılar olarak (içten dışa çıkış olarak)! Muhakkak ki onlar bundan önce muhsindiler.

17-) Kânu kaliylen minel leyli ma yehce’un;

Geceden az bir bölümde uyurlardı.

18-) Ve Bil eshari hüm yestağfirun;

Seherlerde istiğfar ederlerdi.

19-) Ve fiy emvalihim hakkun lissaili vel mahrum;

Onların mallarında talep eden ve sıkıntıda olan için bir hak vardı.

20-) Ve fiyl Ardı ayatun lilmukıniyn;

İkân sahiplerine arzda (bedende) işaretler vardır!

21-) Ve fiy enfüsiküm* efela tubsırun;

Nefslerinizde (Benliğinizin hakikati)! Hâlâ (fark etmiyor) görmüyor musunuz?

22-) Ve fiys Semai rizkuküm ve ma tu’adun;

Yaşam gıdanız da, vadedilen şey de semâdadır (bilincinizden yaşanacaktır)!

23-) FeveRabbis Semai vel Ardı innehu lehakkun misle ma ennekum tentıkun;

Semânın ve arzın Rabbine yemin ederim ki, kesinlikle o (bildirilen gelecektekiler), sizin konuşmanız kadar olağan bir gerçektir.

24-) Hel etake hadiysü dayfi İbrahiymel mükremiyn;

İbrahim’in şerefli kılınmış konuklarının haberi sana geldi mi?

25-) İz dehalu aleyhi fekalu Selâma* kale Selâm* kavmun münkerun;

Hani Onun yanına girdiklerinde: “Selâm” dediler... (İbrahim de): “Selâm” dedi... “Rastlanmadık birileri (diye düşündü).”

26-) Ferâğa ila ehlihi fecae Bi ‘ıclin semiyn;

Ailesine yöneldi de semiz (kızartılmış) bir buzağı eti getirdi.

27-) Fekarrebehu ileyhim kale ela te’kûlun;

Onu onlara yaklaştırıp: “Yemeyecek misiniz?” dedi.

28-) Feevcese minhüm hıyfeten, kalu lâ tehaf* ve beşşeruhu Bi ğulamin ‘aliym;

(Yemediklerini görünce İbrahim’in içine) onlardan bir korku düştü! “Korkma” dediler ve Onu Aliym bir erkek çocuk ile müjdelediler.

29-) Feakbeletimraetuhu fiy sarretin fesakket vecheha ve kalet ‘acûzun ‘akıym;

Bu yüzden (İbrahim’in) karısı çığlık içinde misafirlerin yanına döndü de, (ellerini utanarak) yüzüne kapatıp dedi ki: “(Ben) kısır bir ihtiyar kadınım!”

30-) Kalu kezâliki, kale Rabbük* inneHU HUvel Hakiymul ‘Aliym;

(İbrahim’in misafiri melekler) dediler ki: “İşte böyle! (Bunu) Rabbin dedi... Muhakkak ki O, Hakiym’dir, Aliym’dir.”

31-) Kale fema hatbukum eyyuhel murselun;

(İbrahim): “Ey irsâl olunanlar... (Esas) işiniz (amacınız) nedir?” dedi.

32-) Kalu inna ursilna ila kavmin mucrimiyn;

Dediler ki: “Doğrusu biz suçlu bir toplum için irsâl olunduk!”

33-) Linursile aleyhim hıcareten min tıyn;

“Tepelerine balçıktan taşlar (lavlar) geçirelim diye.”

34-) Musevvemeten ‘ınde Rabbike lilmusrifiyn;

“Rabbinin indînde, (hakikate ermeleri için verilmiş kuvveleri) israf edenler için işaretlenmiş (taşlar)!”

35-) Feahrecna men kâne fiyha minel mu’miniyn;

Biz de, orada iman edenlerden kim varsa çıkardık.

36-) Fema vecedna fiyha ğayre beytin minel müslimiyn;

Zaten orada bir evden başkasında teslim olmuşlardan bulamadık!

37-) Ve terekna fiyha ayeten lilleziyne yehafunel azâbel eliym;

Orada o elim azaptan korkanlara bir işaret terk ettik.

38-) Ve fiy Musa iz erselnahu ila fir’avne Bi sultanin mubiyn;

Musa’da da... Hani Onu Firavun’a apaçık bir delil olarak irsâl etmiştik.

39-) Fetevella Bi rüknihi ve kale sahırun ev mecnun;

Erkânı ile birlikte yüz çevirdi ve dedi ki: “Bir büyücü yahut mecnun!”

40-) Feehaznahu ve cunudehu fenebeznahüm fiyl yemmi ve huve muliym;

Bunun üzerine onu ve ordusunu yakaladık da onları denize attık... O pişmanlıkla kendi kendini yeriyordu!

41-) Ve fiy ‘Adin iz erselna aleyhimur riyhal ‘akıym;

Ad’da da... Hani onların üzerine o hayır ve bereketi olmayan rüzgârı (hortum) irsâl etmiştik...

42-) Ma tezeru min şey’in etet aleyhi illâ ce’alethu kerremiym;

Üzerine geldiği hiçbir şeyi ayakta bırakmıyor, onu un ufak kılıyordu!

43-) Ve fiy Semude iz kıyle lehüm temette’u hattâ hıyn;

Semud’da da... Hani onlara: “Bir süreye kadar yararlanın” denilmişti.

44-) Fe ‘atev ‘an emri Rabbihim feehazethümus sa’ıkatu ve hüm yenzurun;

Rablerinin emrine itaattan çıktılar! Bunun üzerine onlar bakıp dururlarken kendilerini yıldırım yakalayıverdi.

45-) Femesteta’u min kıyamin ve ma kânu muntasıriyn;

Ne ayakta kalmaya güçleri yetti ve ne de yardım gördüler!

46-) Ve kavme Nuhın min kabl* innehüm kânu kavmen fasikıyn;

Daha önce de Nuh kavmi... Muhakkak ki onlar inancı bozuk bir toplumdu!

47-) VesSemae beneynaha Bi eydin ve inna lemusi’un;

Semâya (Evren’e ve de beyin kapasitesine) gelince, onu elimizle bina ettik ve muhakkak ki biz genişleticileriz (boyutsal oluşumlarla - varlıklarla - idrakını genişletmek suretiyle, beyindeki kullanılır alanın genişlemesiyle)!

48-) Vel Arda feraşnaha fenı’mel mahidun;

Arzı da (enerji hatları - sinir sistemiyle) döşedik... Ne güzel döşeyenleriz!

49-) Ve min külli şey’in halakna zevceyni leallekum tezekkerun;

Her şeyi iki eşten (pozitif - negatif güç; gen sarmalını oluşturan çiftten) yarattık... Belki hatırlayıp düşünürsünüz diye.

50-) Fefirrû ilAllâh* inniy leküm minhu neziyrun mubiyn;

(Bedensellik dünyanızdan) Allâh’a firar edin! Ben kesinlikle, O’ndan size apaçık bir uyarıcıyım!”

51-) Ve lâ tec’alu meAllâhi ilâhen âhar* inniy leküm minhu neziyrun mubiyn;

“Allâh yanı sıra tanrı oluşturmayın! Ben kesinlikle, O’ndan size apaçık bir uyarıcıyım!”

52-) Kezâlike ma etelleziyne min kablihim min Rasûlin illâ kalu sahırun ev mecnun;

İşte (gerçek durum) böyle! Onlardan öncekilere de (Allâh’a, hakikatlerine çağıran) herhangi bir Rasûl geldiğinde, mutlaka: “Bu büyücü veya mecnun” dediler.

53-) Etevasav Bih* belhüm kavmun tağun;

Bunu (genetik olarak) birbirlerine tavsiye mi ettiler! Hayır, onlar taşkınlık içinde olan bir toplumdur!

54-) Fetevelle anhüm fema ente Bi melum;

Onlardan yüz çevir! Sen (bu yüzden) kınanacak değilsin.

55-) Ve zekkir feinnez zikra tenfe’ul mu’miniyn;

Hatırlat! Muhakkak ki hatırlatma iman edenlere fayda verir!

56-) Ve ma halaktül cinne vel inse illâ liya’budun;

Ben cini ve insi yalnızca (Esmâ özelliklerimi açığa çıkarmak suretiyle) kulluk etmeleri için yarattım!

57-) Ma uriydü minhüm min rizkın ve ma uriydü en yut’ımun;

Ben onlardan yaşam gıdası istemiyorum; Beni beslemelerini de istemiyorum.

58-) İnnAllâhe HUverRezzâku ZulKuvvetil Metiyn;

Muhakkak ki Allâh; “HÛ” Rezzâk’tır, Zül Kuvvet’il Metiyn’dir.

59-) Feinne lilleziyne zalemu zenuben misle zenubi ashâbihim fela yesta’cilun;

Muhakkak ki zâlim olanlar, (kendilerinden önceki geçmiş) arkadaşlarının payları benzeri (azaptan) paylarını alacaklardır! Acele etmesinler.

60-) Feveylun lilleziyne keferu min yevmihimülleziy yû’adun;

Kendilerine vadolunan (uyarıldıkları) o süreçlerinin azabından dolayı yazıklar olsun o Hakikati inkâr edenlere!

76 / 188

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!