Ahzâb Sûresi: 28-40

AÇIKLAMA:

 

Ahzâb Sûresi: 28-40 âyet grubu, Hz. Rasûlullâh a.s.’ın eşleri’nin imtihanı; ehl-i beyt’in şerefi ve özel sorumluluğu; Zeyd B. Hârise’nin boşadığı Zeynep Binti Câhş ra.’a vâlidemiz ile evliliği hakkında nâzil olmuştur!..

 

28-) Ya eyyühen Nebiyü kul li ezvacike in küntünne türidnel hayated dünya ve ziyneteha fetealeyne ümettı’künne ve üserrıhkünne serahan cemiyla;

Ey Nebi... Eşlerine de ki: “Eğer dünya hayatını ve onun zinetini diliyorsanız, gelin size boşanma bedeli vereyim ve sizi güzel bir şekilde serbest bırakayım.”

29-) Ve in küntünne türidnAllâhe ve RasûleHU veddarel’ahırete feinnAllâhe e’adde lilmuhsinati minkünne ecren ‘azıyma;

“Yok eğer Allâh’ı, Rasûlünü ve sonsuz gelecek yurdunu diliyorsanız, muhakkak ki Allâh sizden, muhsin kadınlar (görürcesine Allâh’a yönelmişler) için çok büyük bedel hazırlamıştır.”

30-) Ya nisaen Nebiyi men ye’ti minkünne Bi fahışetin mübeyyinetin yuda’af lehel azâbü dı’feyn* ve kâne zâlike alAllâhi yesiyra;

Ey Nebi’nin Kadınları... Sizden kim apaçık bir terbiyesizlik - haddini aşan fiil yaparsa, onun için azap iki misli olur! Bu, Allâh üzerine pek kolaydır.

31-) Ve men yaknüt minkünne Lillâhi ve RasûliHİ ve ta’mel salihan nü’tiha ecreha merreteyni ve a’tedna leha rizkan keriyma;

Sizden kim Allâh’a ve Rasûlüne itaat eder ve imanın gereğini uygularsa, ona da ecrini iki kere veririz... Onun için cömert - zengin bir yaşam gıdası hazırlamışızdır.

32-) Ya nisaen Nebiyi lestünne keehadin minennisai inittekaytünne fela tahda’ne Bil kavli feyatmealleziy fiy kalbihi meradun ve kulne kavlen ma’rufa;

Ey Nebi’nin Hanımları... Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz! Eğer korunmak istiyorsanız (muhatabınız olan erkeğe) edâlı - işveli konuşmayın! Bu yüzden, düşüncesiz - hastalıklı olan kimse sizden umutlanır! Uygun ve yanlış anlaşılmayacak tarzda konuşun!

33-) Ve karne fiy buyutikünne ve lâ teberrecne teberrucel cahiliyyetil’ula ve ekımnes Salâte ve atiynez Zekâte ve etı’nAllâhe ve RasûleHU, innema yürıydullahu liyüzhibe ankümürricse EhlelBeyti ve yütahhireküm tathiyra;

Evlerinizde oturun... Önceki cahiliye anlayışındaki gibi (işveli cazibeli tahrik edici şekilde) kendinizi teşhir ederek yürümeyin... Salâtı ikame edin, zekâtı verin, Allâh’a ve Rasûlüne itaat edin! (Ey Rasûlün) hane halkı, Allâh sizden yalnızca ricsi (kiri, maddi şeylere bağlılığınızı, bedensel şeyler ile kayıtlanmanızı) gidermek ve sizi tertemiz yapmayı diler!

34-) Vezkürne ma yütla fiy buyutikünne min âyâtillâhi vel hıkmeti, innAllâhe kâne Latıyfen Habiyra;

Evlerinizde Allâh’ın âyetlerinden ve hikmetten bildirilenleri zikredin (anın)... Muhakkak ki Allâh Latiyf’tir, Habiyr’dir.

35-) İnnel müslimiyne vel müslimati vel mu’miniyne vel mu’minati vel kanitiyne vel kanitati ves sadikıyne ves sadikati ves sabiriyne ves sabirati vel haşi’ıyne vel haşi’ati vel mütesaddikıyne vel mütesaddikati ves sâimiyne ves sâimati vel hafizıyne fürucehüm vel hafizati vez zakirinAllâhe kesiyren vez zakirati e’addAllâhu lehüm mağfireten ve ecren ‘azıyma;

Muhakkak ki İslâm’ı kabul etmiş erkekler ve İslâm’ı kabul etmiş kadınlar, iman eden erkekler ve iman eden kadınlar, itaat eden erkekler ve itaat eden kadınlar, sadık (sözünü yerine getiren) erkekler ve sadık kadınlar, sabreden erkekler ve sabreden kadınlar, huşû eden (hakikati fark etmenin getirisi olan hassasiyet hâli) erkekler ve huşû eden kadınlar, tasaddukta bulunan (sadaka - zekât veren) erkekler ve tasaddukta bulunan kadınlar, orucu yaşayan erkekler ve orucu yaşayan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve ırzlarını koruyan kadınlar, Allâh’ı çok zikreden (hatırlayan) erkekler ve zikreden kadınlar var ya, işte Allâh onlar için bir mağfiret ve azîm bir ecir hazırlamıştır.

36-) Ve ma kâne li mu’minin ve lâ mu’minetin izâ kadAllâhu ve RasûluHU emren en yekûne lehümül hıyeretü min emrihim* ve men ya’sıllahe ve RasûleHU fekad dalle dalalen mubiyna;

Allâh ve Rasûlü bir iş hakkında hükmettiklerinde, iman etmiş bir erkek ve iman etmiş bir kadının, o işlerinde, kendileri için tercih- seçim hakkı yoktur! Kim Allâh’a ve Rasûlüne isyan ederse (uygulamazsa), gerçekten apaçık yanlış olan bir inanca sapmıştır!

37-) Ve iz tekulü lilleziy en’amAllâhu aleyhi ve en’amte aleyhi emsik aleyke zevceke vettekıllahe ve tuhfi fiy nefsike mAllâhu mübdiyhi ve tahşen Nas* vAllâhu ehakku en tahşaHU, felemma kadâ Zeydün minha vetaren zevvecnakeha likey lâ yekûne alel mu’miniyne harecün fiy ezvaci ed’ıyaihim izâ kadav minhünne vetarâ* ve kâne emrullahi mef’ula;

Hani sen, Allâh’ın üzerine in’amda bulunduğu ve senin de kendisine in’amda bulunduğun kimseye (Hz. Rasûlullâh’ın evlatlığı Zeyd b. Harise): “Eşini nikâhında tut ve Allâh’tan korun” diyordun, (fakat) Allâh’ın açığa çıkaracağı şeyi düşüncende gizliyordun ve insanlardan endişeliydin (bu fikrini yanlış anlayıp Allâh yolundan dönerler diye)(Oysaki) Allâh, kendisinden endişe etmene daha lâyıktır! Zeyd ondan boşanınca, onu (Zeynep’i) seninle biz evlendirdik ki; evlatlıklarının eşlerinde, onlarla ilişkiyi bitirdiklerinde, iman edenler için (onlarla evlenmek hususunda) bir zorluk - engel olmasın... Allâh’ın hükmü yerine gelmiştir!

38-) Ma kâne alenNebiyi min harecin fiyma feradAllâhu leh* sünnetAllâhi fiylleziyne halev min kabl* ve kâne emrullahi kaderen makdura;

Allâh’ın kendisine zorunlu kıldıklarında O Nebi’ye sorumluluk yoktur! Bu, önceden geçmişler içinde de Sünnetullâh’tır... Allâh’ın hükmü, planlanmış (yerine gelmesi kesin) bir kaderdir!

39-) Elleziyne yübelliğune risalâtillahi ve yahşevneHU ve lâ yahşevne ehaden illAllâh* ve kefa Billâhi Hasiyba;

Onlar (O Rasûller) ki, Allâh’ın risâletlerini (Hakikat bilgisini) tebliğ ederler, O’ndan haşyet ederler ve Allâh’tan başka hiç kimseden haşyet etmezler... Hasiyb olarak Allâh kâfidir!

40-) Ma kâne Muhammedün eba ehadin min ricaliküm ve lâkin Rasûlellahi ve Hatemen Nebiyyiyn* ve kânAllâhu Bi külli şey’in ‘Aliyma;

Muhammed, sizin ricalinizden birinin babası değildir!.. Fakat Allâh Rasûlüdür; Nebilerin Hâtemidir (zirvesi - sonuncusudur)...Allâh, her şeyi (B sırrınca) Aliym’dir.

147 / 188

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!