Münafikun Sûresi: 1-11

AÇIKLAMA:

 

Münafikun Sûresi, Benî Mustalık (Müreysî’) Ğazvesi hakkında nâzil olmuştur!.. Bu sefere içlerinde baş münafık Abdullân İbni Übeyy’in bulunduğu birçok münafık da katılmıştı... Bu münafık, müslümanlar arasına nifak ve fitne sokmak, Rasûlullâh (a.s)’ın konumunu zayıflatmak için her fırsatı değerlendirirdi... Sefer esnasında Rasûlullâh (a.s)’ın gıyabında haddi aşan bazı sözleri de oldu... Nihayet sefer dönüşü, Hz. Aişe-i Sıddîka ra.’a vâlidemiz’e atılan iftiranın (İFK olayı’nın) baş fâili ve yayanları bunlar olmuştu!..

Not: Benî Mustalık (Müreysî’) Ğazvesi’nin vakti ile ilgili iki görüş vardır... Biz, Hendek Savaşı’ndan sonra olmuştur’u kabul ettik!.. Allâhu âlem!..

 

“B”İsmillâhir Rahmânir Rahıym

1-) İzâ caekelmünafikune kalu neşhedu inneke leRasûlullah* vAllâhu ya’lemu inneke leRasûluHU, vAllâhu yeşhedu innelmünafikıyne lekâzibun;

İkiyüzlüler (münafıklar) sana geldiklerinde dediler ki: “Senin muhakkak Rasûlullâh olduğuna şehâdet ederiz!” Allâh biliyor ki kesinlikle sen, O’nun Rasûlüsün! Allâh şahittir ki muhakkak ki ikiyüzlüler yalancılardır.

2-) İttehazû eymanehüm cünneten fesaddu ‘an sebiylillâh* innehüm sâe ma kânu ya’melun;

Yeminlerini bir kalkan edindiler de Allâh yolundan alıkoydular... Yapmakta oldukları gerçekten ne kötüdür!

3-) Zâlike Biennehüm amenû sümme keferu fetubi’a ‘alâ kulûbihim fehüm lâ yefkahun;

Bunun sebebi şudur: İman ettiler, sonra küfür ettiler (iman ettik dedikleri gerçeği inkâr ettiler)... Bu yüzden kalpleri (anlayışları)kilitlendi! Bu yüzden, (inkârları kilitlenmeyi oluşturduğu için) onlar (Risâlet işlevini) kavrayamazlar!

4-) Ve izâ raeytehüm tu’cibüke ecsamuhüm ve in yekulu tesma’ likavlihim keennehüm huşübün müsennedetun, yahsabune külle sayhatin ‘aleyhim* hümul’aduvvu fahzerhüm* katelehümullah* enna yu’fekûn;

Onları gördüğünde bedenleri (görünüşleri) hoşuna gider... Konuşurlarsa, sözlerini dinlersin... Onlar (birbirine) dayandırılmış keresteler (şuursuz bedenler) gibidirler! Her yüksek sesli seslenişi kendi aleyhlerine sanırlar! Onlar düşmandır, onlardan korun! Allâh onları öldürsün (anlasınlar hakikat neymiş)! Nasıl da (hakikatlerinden) döndürülüyorlar!

5-) Ve izâ kıyle lehüm te’alev yestağfir leküm Rasûlullahi levvev ruûsehüm ve raeytehüm yesuddûne ve hüm mustekbirun;

Onlara: “Gelin, Rasûlullâh sizin için mağfiret dilesin” denildiği vakit, başlarını çevirdiler; sen onların kendini beğenmiş benlik sahipleri olarak yüz çevirdiklerini görürsün.

6-) Sevaun ‘aleyhim estağferte lehüm em lem testağfir lehüm* len yağfirAllâhu lehüm* innAllâhe lâ yehdilkavmel fasikıyn;

Onlar için mağfiret dilemen yahut dilememen onlara birdir! Allâh onları asla mağfiret etmez! Muhakkak ki Allâh inancı bozuklar topluluğunu hakikate erdirmez!

7-) Hümülleziyne yekulûne lâ tunfiku ‘alâ men ‘ınde Rasûlillâhi hattâ yenfaddu* ve Lillâhi hazâinüsSemavati vel’Ardı ve lakinnelmünafikıyne lâ yefkahun;

Onlar: “Rasûlullâh’ın yanında olanlara bağışta bulunmayın, böylece dağılıp gitsinler” diyen kimselerdir! Semâların ve arzın hazineleri Allâh içindir! Fakat ikiyüzlüler anlayıp kavrayamazlar.

8-) Yekulûne lein reca’na ilelMediyneti leyuhricennel e’azzu minhel ezelle, ve Lillâhil ‘ızzetu ve liRasûliHİ ve lilmu’miniyne ve lakinnelmunafikıyne lâ ya’lemun;

(O ikiyüzlü) dedi ki: “Andolsun ki eğer Medine’ye geri dönersek, en Aziyz olan, en zelil olanı oradan mutlaka çıkaracaktır!” Oysa izzet Allâh’ındır, Rasûlünündür ve iman edenlerindir. Ne var ki ikiyüzlüler bilemezler!

9-) Ya eyyühelleziyne amenû lâ tülhiküm emvaluküm ve lâ evladuküm ‘an zikrillâh* ve men yef’al zâlike feülaike hümülhasirun;

Ey iman edenler... Mallarınız da evladınız da sizi Allâh’ın zikrinden (Hakikatinizi hatırlamaktan) meşgûl edip (gereğini yaşamaktan)alıkoymasın! Kimler bunu yaparsa, işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir!

10-) Ve enfiku min ma razaknâküm min kabli en ye’tiye ehadekümülmevtü feyekûle Rabbi lev lâ ahharteniy ila ecelin kariybin, feassaddeka ve ekün minessalihıyn;

Sizden birine ölüm gelip çattığında (hakikati gördüğünüzde): “Rabbim beni yakın bir sona kadar erteleseydin de mallarımı bağışlasaydım ve imanın gereğini uygulayanlardan olsaydım” demesinden önce; size verdiğimiz yaşam gıdalarından bağışlayın!

11-) Ve len yuahhırAllâhu nefsen izâ cae eceluha* vAllâhu Habiyrun Bima ta’melun;

Eceli geldiğinde, Allâh hiçbir nefsi ertelemez! Allâh yaptıklarınızı (yaratanı olarak) Habiyr’dir!

152 / 188

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!