1. Siz bu dünyaya, başkalarının neler yapıp neler yapmadığıyla uğraşmak ve onları yargılamak üzere gelmediniz!

  2. Hepimiz bu dünyada yaptıklarımızın cezasını tam hakkıyla göreceğiz! Bundan kesinlikle kuşku duymayın! Çünkü SİSTEM, bir mekanizma olarak yürürlüktedir!

  3. “Besmele”nin anlamıyla hemhâl olamıyorsak; elbette bize geriye kalan, ismi ve resmidir!

  4. Hakikat, dünyada iken yaşanacak bir olaydır!

  5. Ötendeki değil, karşındaki HAKK’ın fiilinden razı olmak, şirkten arınmaktır! Ya “Allâh kulu” olunduğunu fark edersin; ya da “tanrının kulu” olarak geçer gidersin!

  6. Firavun, birimsel nefse dönük sorumsuz yaşayan kişidir!

  7. NÛR, O’dur ki, seni hakikate erdire... Şartlanmalarından, değer yargılarından, duygularından arındırıp; “Allâh” gibi düşündüre, insan gibi değil!

  8. Bal kavanozu yalamakla balın güzelliklerine erilmeyeceği gibi, varlık terk edilmeden de “Vahdet” kelâmı etmekle, “vehim” terk edilmez!

  9. Terk edemediğin her şey, vehminin getirdiği sahiplik duygusundandır!

  10. Nelerin varsa, kendini nelerin sahibi olarak görüyorsan, o kadar güçlü vehmin esirisin demektir... Nerede kaldı, “Vahdet”i yaşamak!

  11. Kaldırılacak olan şey “vücudun” değil, varsayımın olan benliğindir!!!

  12. Yer ehli duygularıyla, semâ ehli aklıyla yaşayandır!

  13. “Tek’in ilmindeki varsayım sayısız çok’un, tek tek O’nu zikri” diye bir olay söz konusu değildir; Hakk’ın nazarında... Bu, algılama yanılgısıdır işin!

  14. Korku atılmadıkça, vehmin terki mümkün değildir!

  15. Bil ki, “değerli” veya “değersiz” tefriki-tâbirleri yaradılanlar arasında ve onlara göredir... Yaradanın indîndeyse sadece yarattıkları vardır!

  16. Gerçekleri kabullenmek çok çok zordur!

  17. Hâlâ onbin sene geriden çalışan beyinlerin, “kıyamete kadar geçerli ve çağdaş olacak KİTAB”ı anlaması çok zordur!

  18. Vücud, yok edilemez... Çünkü vücudunun varlığı, Hakk’ın Esmâ’sı ile kaîmdir!

  19. “Âlemler” isminin müsemması da O’dur! Çünkü gayrısı yoktur!

  20. Her şey, “O”nun efâl mertebesindeki görüntüsüdür. Kesret âlemi de, budur!

  21. Cehennem ateşini söndürecek tek nûr, Kadere ve Takdir edene imandır.

  22. İçinde yaşamakta olduğumuz zaman, yeryüzünde hiçbir değerin ölçemeyeceği konumdadır!

  23. Teşekkür ettiğinin kim olduğunu bilmediğin sürece, “şükür” etmiş olmazsınız!

  24. Kâmil insan O’dur ki, bilgisinin nûru, takvasının nûrunu söndürmez...

  25. “Besmele” çekilmez; mânâsı idrak edilir ve gereği yaşanır! “Besmele”yi idrak edip gereğini yaşayamayana kalan ise, bol bol “Besmele” çekmektir!

55 / 69

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!