Halifetullâh

Allâh, “insan”ı, yeryüzünde “halife” olarak yaratmıştır.

Bu Kur’ân-ı Kerîm’de açıklanan kesin gerçektir!

Acaba biz insan olduğumuza göre “Halife” oluşumuzun bilincinde miyiz?

Ne yönümüzle ve ne kadarıyla “ALLÂH” adıyla işaret edilenin “Halifesi”yiz acaba?..

Yeryüzünde ne kadarıyla “halifesi”yiz, “ALLÂH” ismiyle işaret edilenin? 

“Halife” ne demektir?..

Bunun yaşamı nasıl olur?.. Nasıl “Halife” olduğunun bilincine erer kişi?.. “Halife”lik bilincine eren kişinin yaşamı ve yaşama bakış açısı nasıl olur?..

Sohbet Metnini Görmek İçin Tıklayın

00:02 Bugünkü konumuz insanın yeryüzünde halife olarak meydana getirilmesi.

08:16 Âdem’in “Allâh’ın sûreti üzere var olması” demek, “ilâhî isimlerin mânâları ile varlığının var olması” demektir. Yani Âdem, “Allâh’ın isimlerinin mânâlarını ortaya koymakla ‘Hilâfet’ görevine seçilmiş”, o görev için meydana getirilmiş demektir.

15:34 Melekler ile Allâh’ı iki ayrı, karşılıklı varlıklar gibi düşünüp, Allâh’ın meleklere hitap etmesini, meleklerin de Allâh’a seslenişini, iki ayrı varlığın birbirine hitap edişi gibi düşünmek, son derece olgunluktan uzak bir görüştür!

Yani, melekler de dâhil olmak üzere hiçbir şeyin Allâh varlığı dışında, bağımsız bir varlığından söz edilemez! Çünkü, ne Allâh, meleklerden ötede, meleklerin dışında bir yerdedir; ne de melekler, Allâh’ın varlığı dışında ayrı bir vücuda, varlığa sahip varlıklardır!

25:15 Cinler de, cinlerin başı olan İblis de kendi kapasitesinin dışında kalan özellikleri itibarıyla Âdem’i değerlendirememiş; Onun bütün varlığının, ilâhî mertebelerin sonucu ve de isimlerin bir formülle oluşmuş bileşimi olarak meydana geldiğini müşahede edememiştir...

30:51 Âdem, gökyüzünde herhangi bir yerde, herhangi bir yıldızda mı meydana getirildi?.. Yoksa, Dünya üzerinde mi?..

36:40 Hazreti Rasûlullâh (aleyhisselâm)’ın:

“Bana dünyaNIZ’dan üç şey sevdirildi; güzel koku, gözümün nûru namaz ve kadın!”

Şeklindeki açıklamasında, kadının erkekle birleşmesinin “İlâhî Tekliğe vuslat” anlamını taşımasını belirtmesine rağmen; belli bir düzeyde kendini bulamamış kişiler için seks, tamamen bedensel zevklerden ibaret ve de bu zevklerle kişinin kendisini kayıt altına almasına yol açan bir faaliyettir.

43:40 Kendini bir beden olarak müşahede etme, tespit etme, değerlendirme ve bunun gereğini yaşama hâli, “Âdem ve Havva’nın, Cennet’ten dünyaya indirilmesi” diye tarif edilmiştir. Yani, Âdem ile Havva’nın, Cennet’ten dünyaya indirilmesi bir “mekânsal” indirilme olmayıp; içinde yaşadıkları ruhanî güçlerle tahakkuk etme hâlinden, bedenî kayıtlar ve kısıtlamalar yaşamına geçmeleridir...

54:07 İblis, her ne kadar Âdem’e kötülük yaptığını, intikam aldığını sanıyor ise de, gerçekte Âdem’in, “Hilâfet” görevini tam hakkıyla yerine getirmesine, “Halife” vasfını kazanmasına vesile olmuştur! Dolayısıyla İblis, en büyük kötülüğü yapayım derken, “insan”a en büyük iyiliği yapan varlık durumuna gelmiştir...

01:03:00 “Lâ ilâhe illâ Allâh”; “Tanrı yoktur; sadece Allâh”!.. Yani, insanlar Kelime-i Tevhid’in derinliklerindeki şu anlamla uyarılmak isteniyor:

Tanrıya tapınarak ömrünüzü heba etmeyin! Ömrünüzü israf etmeyin! Siz, ötede bir tanrı varsayıyorsunuz! Oysa ne ötede bir tanrı var, ne de sizin “ben” dediğiniz O’ndan ayrı bir varlık! Bu, “bâtıl”dır; aslı, gerçeği olmayan boş bir var kabul ediştir! Gerçekte asla böyle bir şey yok!.. Bir tanrı, bir de siz diye bir ikilem kesinlikle söz konusu değil!

01:07:56 Halifetullâh kimdir ?

01:16:05 Biz, gözümüzü bu bedende açıp, bu bedenin algılama kapasitesi sınırları içinde yaşam verilerini elde etmemiz yüzünden, doğal olarak kendimizi bu beden kabullenmekteyiz...
Dolayısıyla da gözün görme sınırları içindekilere “var”, gözün görme sınırları dışında kalanlara da “yok” diyoruz... Keza, kulak veya diğer algılayıcı organların kapasiteleri için de böyle... Oysa varlık, gerçekte; bölünmez, parçalanmaz, tek bir tümel yapıdır!..

01:24:50 En geniş manasıyla ilahi isimleri izhar hali tam bir kulluk halidir ki bu halin adı, bu kulluğun adı Abdullah’tır.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Sohbeti İndirebilirsiniz!