− Cennette birimler birbirleriyle birlikte olacaklar ancak biri diğerinin yaşadıklarını algılayamayacak...

− Şu anda da nasıl aynı bilinç mertebesini paylaşamıyorsak, cennette de aynı algılamalar içinde olacağımızı zannetmiyorum...

− Alt bilinç boyutundaki, üst bilinç boyutundakini kendi kapasitesince algılayabilirken, üst bilinç boyutundaki dilediği anda alt bilinç boyutundakiyle algılayabilir...

− İstedikleri kişileri düşündükleri anda onlarla birlikte olabilecekler ancak bu kendilerindeki bilgi nispetinde, bir hayal ürünü olarak gerçekleşecek diye düşünüyorum...

− Bu boyuttaki gibi birbirlerini sûret olarak algılarlar; fakat Dünya’da tanıyabildikleri oranda bilirler birbirlerini...

− Cennete giden herkesin orada Dünya’da edindikleri kapasite kadarıyla yaşacaklarını bildiğimize göre, idraki ölçüsünde Dünya’da algıladığı birimsel yapılarlarla birlikte olacaktır, diye düşünmekteyiz Üstadım...

− Mertebeler bir arada olmasa dahi en azından haberleşirler diye düşünüyorum...

− Zâhir, bâtının aynası olduğuna göre... Nasıl ki burada birimler kendi cennetlerini veya cehennemlerini burada beraberken de yaşayabiliyorlarsa birisi nefsinde makâm sahibi olmasına rağmen pekâlâ eşi nefsi emmâre de olabiliyorsa, Âhiret dediğimiz âlemde de her birim, kendi boyutunda cenneti veya cehennemini yaşıyabilir sanıyorum...

− Arınmamışlar cennete giremez...

Üstad

− Emmâre nefs, cennete giremez!.. Niye?

Cevaplar

− Nefsine zulmetmektedir. Ancak (bana göre) gerçeğinin, kimliğinin farkına varamayan ve idrak ettiklerini yaşayamayan da emmâre nefs’tedir...Birçokları kendilerini bu sınıftan saymasalar da maalesef bu böyledir... diye düşünüyorum...

− Bu Dünya’da sizi ne kadar görebildik ki ÜSTADIM?..

− Bir arada olmak isteği gibi Dünya şartlarının oluşturduğu psikolojilerin cennette devam edeceğini sanmam...

− Üstadım, sizinle burada olmak cennetten başka bir şey değildir. Ben sadece akrabalarıma ihtiyaç duymayacağımı kastetmiştim...

Üstad

− Akrabaların okuyor mu bunları?..

Cevaplar

− Evet ben okuyorum Üstadım... Sonsuz bir hüzün duydum Üstadım...

− Ben de Üstadım...

− Ruhta görüşün keskin oluşu dolayısıyla âhiret, cennet ve cehennem boyutlarında birimler birbirini görebilir. Âyet ile; ve sizin anlattıklarınızla bu husus sâbitleşmiştir!..

Rasûlullâh da Bilâli Habeşi ile cennette görüşüyordu... Şu fark var; bâtınî boyutunu zâhire çıkarabilenlerin algılama kapasitesi daha fazladır... Önemli olan budur.

− İdraki geniş olan her boyutta, idraki dar olana göre daha farklı ve kapsamlı algılayacaktır. İleri bilinç düzeyindeki, alt düzeydekine ister açık olur ister kapalı. Alt düzeydeki daha üsttekine göre zaten her boyutta â’mâdır...

− Her insan veritabanında sahip olduğu bilgi kadar bulunduğu cennet ortamını değerlendirebilir. Bu Dünya’da da yan yana eşler cennet hayatı yaşıyor olabilirler, fakat değerlendirmeleri farklıdır...

Üstad

− Dostlar...

İnsanların anlayışı galiba birkaç mertebe... Herkesin anlayışı bu mertebelerden birisi içine giriyor...

Şimdi sizin anlayışınız çeşitli anlayış mertebelerinden hangisi içinde acaba?..

Birinci mertebe şu:

Adama diyorsun ki: Şirk koşma!.. Şirk büyük zulümdür...

Dinliyor seni ve cevap veriyor: Evet haklısın Allâh Tek’tir... O her an bizi görüyor!.. Yarın mahşerde huzuruna çıkıcaz! Hesap vericez yaptıklarımız için!.. 

77 / 101

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!