108. “…ennen Nase kânu Bi âyâtiNA lâ yukınun” (27.Neml: 82)

“…insanların varlıklarındaki işaretlerimize (hakikatlerine) ikân sahibi olmadıklarını söyler!”

 

109. “…ve leinitteba’te ehvâehüm min ba’di mâ câeke minel ‘ılmi, inneke izen le minezzalimiyn” (2.Bakara: 145)

“…Yemin olsun ki, İlimden sana gelenden sonra onların hevâlarına (şartlanmalarına göre oluşan fikirler/istekler) tâbi olursan, kesinlikle zâlimlerden olursun!”

 

110. “Feekım vecheke liddiyni haniyfa* fıtratAllâhilletiy fetaren Nase aleyha* lâ tebdiyle li halkıllâh* zâliked diynül kayyimü, ve lâkinne ekseranNasi lâ ya’lemun” (30.Rûm: 30)

Vechini (şuurunu) Hanîf olarak (tanrıya tapınmaksızın, Allâh’a şirk koşmaksızın) o Tek Din’e yönelt! O Allâh Fıtratı’na (beynin ana çalışma sistem ve mekanizması) ki, insanları onun üzerine (o ana sistem ve mekanizmayla) yaratmıştır! Allâh yaratışında değişme olmaz! İşte bu, Din-i Kayyim’dir (sonsuz geçerli Sistem, Sünnetullâh’tır)... Ne var ki insanların çoğunluğu (bu gerçeği) bilmezler.”

 

111. “İnniy veccehtü vechiye lilleziy fetaresSemâvati vel Arda Haniyfen ve ma ene minel müşrikiyn” (6.En’am: 79)

“Muhakkak ki ben vechimi (bilincimi) hanîf (tanrı objesiz) olarak, semâlar ve arzın Fâtır’ına (her şeyi yaratış amacına göre programlayarak Yaratan’a) yönelttim... Ben müşriklerden değilim!”

 

112. “Eraeyte menittehaze ilâhehu hevahu...” (25.Furkan: 43)

“Hevâsını (içgüdüsel dürtülerini - bedenselliğini - kuruntuladığını) Tanrı edineni gördün mü!..”

 

113. “İnnAllâhe lâ yağfiru en yüşreke BiHİ ve yağfiru ma dune zâlike limen yeşa’*…” (4.Nisâ’: 48)

“Muhakkak ki Allâh kendisine (âfakî - açık veya enfüsî - gizli) şirk koşulmasını bağışlamaz. Bunun dûnundakileri (bundan daha küçük suçları) dilediklerine bağışlar…”

 

114. “…lein eşrekte leyahbetanne amelüke…” (39.Zümer: 65)

“…Kesinlikle, eğer şirk koşarsan, mutlaka yaptıkların boşa gidecek…”

 

115. “Senulkıy fiy kulubil’leziyne keferürru’be Bima eşrekû Billâhi ma lem yünezzil Bihi sultanen ve me’vahümün nar*…” (3.Âl-u İmran: 151)

“Hakikatlerindeki Allâh Esmâ’sına, benliklerinin tanrı olduğu yolunda hiçbir delil inzâl olmadığı hâlde şirk koştukları için, bu gerçeği örtenlerin kalplerinde korku oluşturacağız, yaşam ortamları da ateştir...”

 

116. “…inneş şirke le zulmün aziym.” (31.Lukmân: 13)

“…Kesinlikle şirk çok büyük bir zulümdür!”

 

117. “…İnnemel müşrikûne necesün…” (9.Tevbe: 28)

“…Kesinlikle müşrikler necîstir (pisliktir)!..”

35 / 48

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!