20 Ocak 1998

Üstad

− Hepiniz hoşgeldiniz...

Soru

− Kurân’da bahsi geçen Tarık yıldızı: a) Yeryüzü semâsının dışında bir yıldız mıdır?.. b) “O delen bir yıldızdır” âyeti ile anlatılmak istenen nedir?..

Üstad

− Tarık; Cediy yıldızıdır! Yeryüzü semâsının dışında bir yıldızdır... Gün doğarken görünür, karanlığın ilk anında görülmesi sebebiyle karanlığı delip geçmesi sembolize edilmiştir...

Semâ; insanın şuur boyutuna işaret ettiği gibi; semâdaki yani şuur boyutundaki bazı gerçekler, insandaki bilgisizlik karanlığını delip geçer anlamındadır... Bu konuda Elmalı Tefsirinin 8. cildinde adı geçen sûrede bilgi bulabilirsin...

Soru

− Namazda Fâtiha okumak ile namazın iki rekât oluşu arasında bir bağlantı var mıdır? İlk rekâttaki Fâtiha, fenâfillâha işaret edebilir mi? İlk rekâttaki secdede “YOK”luğunu yaşayan birimin, fenâ buluşuna ikinci rekâtın başındaki Fâtiha mı işaret eder?..

Üstad

− Namazda Fâtiha’yı OKUMAMIŞ olan, zaten SECDE de yapmamıştır... Secde, ancak Fâtiha’nın “oku”nmasıyla mümkündür!..

Soru

− Güneş’in radyasyon büyüklüğü, görülen radyasyon kütlesinden fazla olduğu dikkate alınırsa; Dünya’yı içine almış mıdır? Şayet kapsıyor ise... Güneş’ten alınan can yani enerji, madde planımızın altında bir boyut olmuyor mu?..

Üstad

− Dünya şu an Güneş’in radyasyon alanı içindedir!.. Bu yüzden de bir mânâda, biz şu anda cehennemde yaşıyor sayabiliriz kendimizi!..

Soru:

− Güneş’ten alınan can yani enerji, madde planımızın altında bir boyut olmuyor mu?..

Üstad

− Oluyor!

Soru

− Üstadım, bir hadiste “Soru ilmin yarısıdır”, diğer bir hadiste ise “Allâh sizde görülen üç şeyden nefret eder: dedikodu, malı ziyan etmek, çok sual sormak…”

Yine Mâide Sûresi 101. âyeti kerîmede “Ey müminler, size açıklanması hâlinde fenanıza gidecek şeylerden Rasûl’e sormayın...” denilmektedir. Bunların ışığında soru sorma adabı ve hassasiyeti nasıl olmalıdır?

Üstad

− İki türlü soru sormak vardır;

Birincisi, ilim öğrenmek için olan...

İkincisi, başkalarının açıklanmamış hâllerini öğrenmek amacıyla olan… Buna TECESSÜS de denir... Kur’ân, “TECESSÜS ETMEYİN” diyerek; başkalarının açıklamadığı hâllerini sormanın yanlış olduğunu bildirmiş ve bunu yasaklamıştır...

Soru ilim öğrenmek içinse, insanı zirveye doğru yükseltir; tecessüs içinse batakta eritir!.. 

25 / 101

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!